30 Mayıs 2009 Cumartesi

Anladım ki..

Uzun zaman önce gidenlerin ardından boşa üzüldüğümün farkına vardım. Ne kadar güzel anlarımız, iyi kötü anılarımız olursa olsun ve biz bunları kaybetmemek uğruna ne kadar çabalarsak çabalayalım, gitmek isteyenler bir şekilde çıkıp gidiyordu hayatımızdan işte.. Biz sıkı sıkıya sarılsak ta, bırakmamacasına kenetlensek te gidiyordu ve hiçbirşey O'nu geri getirmiyordu..

Bu nokta da anladım ki; Sezen Aksu'nun bir şarkısında söylediği gibi, "düşler ve gerçekler ayrı ayrı yaşıyor"du..Bazen düşlerimiz gerçeklerimiz olamıyordu..
Önceleri fazlasıyla üzülmüştüm, ama sonra farkına vardım ki, birisini ne kadar seversek sevelim, ne kadar değer verirsek verelim, yaşananları çirkinleştirmemek için, biraz da sevgimiz ve verdiğimiz değer adına en güzel yerinde bırakabilmek gerekiyordu bazı şeyleri.. Ve en önemlisi affedebilmekti. Çünkü anladım ki; kin insanların yüreğinde taşıdığı büyük bir ağırlıktı sadece. Anladım ki ne kadar affedersek o kadar hafifliyorduk.


Gördüm ki içimde taşıdığım acıya ve hüzne rağmen hayat en görkemli haliyle devam ediyordu.. Akıp gidiyordu zaman..


Artık yaşadıklarımdan acı duymak yerine, gülümseyerek teslim ediyorum anılarımı geçmişe.. Anılarımın bana verdiği acıları değil, bana kattığı güzellikleri alıyorum ve büyüyorum onlarla. Çünkü hiç bir acının sonsuza dek sürmediğini biliyorum artık..!

Merhaba..

Bu bloga ismini verirken, hayatta her şeyin bi karşılığı olduğunu düşündüm.. Acı ve tatlı, üzüntü ve sevinç, yaşam ve ölüm, siyah ve beyaz gibi aklınıza gelebilecek daha nice kelimeler.. İşte bu da düşler ve gerçekler olmalıydı..!